AERODİNAMİK, akışkanlar mekaniğinin, bir cisimle bu cismi çevreleyen havanın göreli hareketinden kaynaklanan etkileşimlerini inceleyen dalı. 19. yüzyılın sonunda, otomobilin ve özellikle de havacılığın gelişmesiyle, ayrı bir dal hâline geldi. Bir cismin havada yer değiştirmesi, gazın akışmazlığı sebebiyle, cismin bazı bölümleri üzerinde bir yüksek basınç ve bazı bölümleri üzerinde ise bir alçak basınç oluşturur. Cisim harekete göre simetrikse, bu basınç farkı, harekete zıt bir kuvvet oluşturur, yani sürüklenme ile kendini gösterir. Tersi durumda (yani, cisim harekete göre asimetrik olduğunda), bu sürüklenmeye, harekete dik bir bileşen, yani kaldırma kuvveti eşlik eder; bu bileşen, aerodinamik tutunmanın da temelidir. Aerodinamik kuvvetler; cismin büyüklüğüne, biçimine, hızına, havanın yoğunluğuna, sıkıştırılabilirliğine, sıcaklığına ve basıncına bağlıdır. Hareket hâlindeki bir otomobile, bir uçağa ya da bir mermiye havanın etki gücünü hesaplamak amacıyla kuramsal ve deneysel yöntemlere başvurulur. Otomobil, uçak, roket vb. yapımında yeni modellerin geliştirilmesi için laboratuvarlarda yapay olarak yaratılan hava akımı içinde deneyler yapılır. Aerodinamiğin en önemli deney aracı “rüzgâr tüneli”dir. Denenecek uçak, roket, otomobil, hatta köprü ve bina modelleri önce rüzgâr tünelinde denenir. Model, rüzgâr tünelinde, deneme hızına göre şiddeti ayarlanan bir hava akımına tutulur. Modelin akım içerisindeki davranışı gözlenerek gerekli düzeltmeler yapılır ve modele aerodinamik bir biçim verilmeye çalışılır. Günümüzde, ses hızının üzerindeki akım hızlarında dahi çalışabilen rüzgâr tünelleri inşa edilmiştir.