ASBEST, (amyant da denir), ateşe dayanıklı malzeme üretiminde ve dokumalarda kullanılan, ipliksi yapıda, az çok esnek, ipek görünümünde hidratlı doğal magnezyum ve kalsiyum silikat. Beyaz ve sarımtıraktan mavimtırak griye kadar türlü renklerde olur. Elle dokunulduğunda yağlı bir madde olduğu duygusunu uyandırır. Asbest adı, Grek dilindeki asbestostan alınmıştır. “Yanmaz” anlamındadır. Bu ad, mineralin ana ve en önemli özelliğini ortaya koyar. Asbest adı, eskiden, amfibol grubundan bir kalsiyum, magnezyum, demir silikatı olan lifli aktinolite verilirdi. En çok bilinen asbest, yine amfibollerden krokidolit ya da mavi asbesttir. En değerlisiyse, bir magnezyum silikatı olan serpantinin, krizotil adıyla anılan uzun lifli türüdür. En çok Kanada ve Rusya’da’ bulunur. Türkiye’de özellikle Bursa, Eskişehir, Kütahya, Sivas gibi bölgelerde rastlanan asbest, tutuşmazlık, zayıf ısıl ve elektriksel özgül iletkenlik, mikroorganizmalara direnç gibi fiziksel ve kimyasal özellikler gösterir. En çok kullanılan türleri krizotil (% 95), amozit ve krokidolit ya da mavi amyanttır. Türkiye’de özellikle Eskişehir yöresinde rastlanır. Uzun lifleri dokunarak ateşe dayanıklı giysi ve emniyet perdesi, kısa lifleriyse jipsle karıştırılarak levha yapımında ya da kalıplanarak özel tuğla, kiremit ve fren balatası üretiminde kullanılır. Asbest parçacıkları solununca akciğerde çeşitli hastalıklara ve kansere yol açabilir