AŞIRI AKIŞKANLIK, mutlak sıfıra yakın sıcaklıklarda soğutulan bazı sıvılarda, akışmazlığın hemen hemen tamamen ortadan kalkması olayı. Helyum (temel olarak 4He veya helyum 4 izotopundan oluşan) atmosfer basıncı altında soğutulduğunda, 4,2 K’de sıvılaştığı görülür. Bu şekilde oluşan sıvının (helyum I) herhangi bir özelliği yoktur, akışmazlığı düşüktür ve alışılagelmiş diğer bütün sıvılar gibi davranır. Bu sıvı, 2,17 K’in altında soğutulduğunda, beklenmedik özellikler gösteren bir sıvı evrenin (helyum II) ortaya çıktığı görülür. Bu, hemen hemen sıfır olan akışmazlığı sebebiyle, çoğu zaman aşırı akışkan helyum adıyla belirtilir. Helyum II’nin bir diğer ayırt edici özelliği de, ısıl direncinin hemen hemen sıfır olmasıdır; bu sebeple ısıl aşırı iletken olarak adlandırılır. Kamerlingh Onnes tarafından keşfedilen (1926) aşırı akışkanlık olayı, o tarihten bu yana birçok kuramcıda (London kardeşler, Landau, Kapitsa, Onsager, Feynman) merak konusu oldu. Günümüzde artık, aşırı akışkanlığın, Bose-Einstein yoğuşması olarak adlandırılan kuvantum istatistiği olayının bir belirtisi olduğu kabul edilmiştir: tam sayı spinli sistemler (bozonlar), tümü aynı kuvantum hâli içinde bir araya gelerek düzenlenebilir. Bu durum, bir bozonlar sistemi gibi davranan helyum 4 için söz konusudur, çünkü bu, 1/2 spinli çift sayıda parçacık içerir (iki nötron, iki proton ve iki elektron). Buna karşılık, helyum 3 izotopu (çekirdeği bir nötron ve iki protondan oluşan) bir bozon değildir ve bu da, kendisini aşırı akışkan hâle getiren sıcaklıklarda soğutulduğunda bile helyum 4’ün sıradan bir sıvı gibi kalışının sebebini açıklar. Bununla birlikte 1971’de 2,5 mK’in altında bir soğutmayla, helyum 3’ün aşırı akışkan hâle getirilebileceği gözlemlenmiştir. Böylece bu şaşırtıcı olgu anlaşılabilmiştir: helyum 3 atomları, tam sayı spinli çiftler oluşturmak üzere, ikişer ikişer gruplanır ve bozonlar gibi davranan bu çiftler, Bose-Einstein yoğuşmasına uğrayabilir. Bu, 1957’de J. Bardeen, L. Cooper ve J. Schrieffer tarafından ortaya atılan aşırı iletkenlik kuramını doğulamaktadır: aşırı akışkanlık ve aşırı iletkenlik, yakından akraba olan kuvantum olaylarıdır; bu olaylarda temel olgu, fermiyonların (yarı-tam spinli parçacıklar), Cooper çiftleri adı verilen bozonlar oluşturmak üzere ikişer ikişer gruplanmasıdır. Bu gruplanma, yüksek dereceli düzeni, makroskopik ölçekte kendini belli eden sistemlerin elde edilmesine imkân verir. Elektrik yükünün (elektriksel aşırı iletkenlik), ısının (ısıl aşırı iletkenlik), hareket miktarının (aşırı akışkanlık) iletiminde büyük kolaylıklar sağlar.