ARİSTOTELES, (MÖ 384 Stagira/Makedonya - 322 Khalkis / Euböa Adası), Yunan düşünürü. Babası, Makedonya Kralı II.Amintas’ın özel doktoruydu. 18 yaşında Atina’ya giderek Platon’un okulunda felsefe öğrenimi gördü. Burada önce öğrenci, daha sonra öğretmen olarak yirmi yıl kaldı. Platon 347’de ölünce, Ege kıyısındaki Assos’a yerleşti. Üç yıl sonra Midilli Adası’na geçerek, özellikle zooloji alanında incelemeler yaptı. 343’te Makedonya kralı II.Philippos’un o sırada 13 yaşında olan oğlu İskender’e öğretmen oldu. İskender’in kral olmasından kısa bir süre sonra, 336’da Atina’ya dönerek “Likion”da (lise), öğrencileriyle birlikte gezinerek ders verdiği, “peripatos” denilen revaklardan ötürü gezimcilik (peripatetizm) adını alacak okulu kurdu ve burada 12 yıl boyunca felsefe öğretti, incelemelerini sürdürdü ve yazılarını kaleme aldı. 323’te, Büyük İskender’in ölümü üzerine, Atina’da Makedonyalılara ve onların Atina’daki dostlarına karşı eylemler başlayınca dinsizlik suçlamasıyla yargılanmak istendi. Yaşamının tehlikede olduğunu düşünen Aristoteles, Euböa Adası’na kaçtı ve bir yıl sonra orada öldü. Engels’in, “Yunan filozofları arasındaki en evrensel kafa” diye nitelediği Aristoteles’in, büyük olasılıkla Platon okulundayken yayımlamak üzere kaleme aldığı diyalog biçimindeki hemen tüm yapıtları kayboldu. Elimizde bulunan, onun ya da kimi durumlarda öğrencilerinin ders notlarıdır. Salt eğitimde kullanılmak amacıyla kaleme alınmış bu sistematik yapıtları, üslup birliğine ve yetkinliğine sahip olmamakla birlikte Aristoteles’in olgunluk döneminin ürünleri olmak bakımından, kaybolan yazılarından daha büyük önem taşır. Ayrıca büyük filozofun temel görüşlerini ve düşüncelerinin genel doğrultusunu göstermek açısından yeterince kapsamlıdır. Bu yapıtlar 6 ana başlık altında toplanmaktadır. 1) Mantık ve bilgi kuramına ilişkin yazılar: “Organon”; mantıksal çıkarsama öğretisi ve kanıtlamanın yöntembilimi: “Analitika”; tümce kuramı -daha sonra dilbilgisinin temeli oldu-; “Hermeneutik”, ulam öğretisi; “Kategorie”; sözbilim yöntemleri: “Topika”. 2) Doğa bilimlerine ilişkin yazılar: Fizik, zooloji, biyoloji, meteoroloji, ruhbilim. 3) Doğaötesi (metafizik). 4) Törebilim (etik): “Ethika Nikomahia” (Nikomahos İçin Törebilim); “Ethika Eudemia” (Evdemoz İçin Törebilim) ve “Ethika Megala” (Büyük Törebilim). 5) Politika (toplumsal yaratık olarak insan, 158 anayasa üzerine inceleme, mevcut devletlerin eleştirisi). 6) Edebiyat üzerine ilk kuramsal inceleme sayılan “Poetika”. Günümüze yalnızca bir bölümü ulaşan bir yapıtta Aristoteles, trajedi ve destanların yapısını incelemiş, kurallarını saptamıştır. Ona göre trajedi, yerde, zamanda ve olayda sağlanacak bir bütünlük içinde olmalı (ünlü üç birlik kuralı), korku ve acındırma yoluyla insanı arındırmalıdır (katharsis). Trajedilerin konusu soylu, seçkin kimselerin yaşamından ya da efsanelerden, mitolojiden alınmalıdır. Sıradan kişiler trajedilerin kahramanı olamaz. Çünkü bir kralın tahtını yitirmesi, bir dilencinin başına gelebilecek olaylardan daha ilginçtir. Biçimsel mantığın kurucusu olarak kabul edilen Aristotoles’in düşünce sistemi, yapıtlarıyla Antik Çağ’ı, özellikle Orta Çağ’ı çok derinden etkilemiştir. Hristiyanlık öğretisine uyarlanan felsefesiyle skolastiğin bir numaralı yetkesi olmuştur. Aristoteles, felsefî sistemini gerçekçi temeller üzerine kurarak, Platon’un idealist görüşlerine karşı çıkmış ve diyalektik düşünce doğrultusunda önemli adımlar atmış; bilim alanında özel disiplinlerin oluşumuna ve gelişimine öncülük etmiştir.