ABDÜLMECİD EFENDİ, (29 Mayıs 1868 İstanbul - 23 Ağustos 1944 Paris), Osmanlı veliahtı ve İslâm dünyasının son halifesi. Padişah Abdülaziz’in Hayranıdil Sultan’dan olan oğludur. II.Meşrutiyet’e (1908) kadar sarayda kapalı bir hayat yaşadı. Şehzadegân Mektebi’nde özel öğrenim gördü. 4 Temmuz 1918’de VI.Mehmed (Vahdeddin) tahta çıkarken saltanatın en yaşlı üyesi olarak resmen veliaht ilân edildi. 1 Kasım 1922’de çıkarılan bir kanunla saltanatın kaldırılması ve ardından Padişah Vahdeddin’in bir İngiliz savaş gemisiyle İstanbul’dan gizlice ayrılıp yurt dışına gitmesi üzerine Büyük Millet Meclisi tarafından halife seçildi (18 Kasım 1922). Yeni düzenlemeye göre halifenin, yalnız Müslümanların din başkanı olarak kalması ve devlet işlerine karışmaması gerekirken Abdülmecid Efendi, Büyük Millet Meclisi’nin isteklerine uygun hareket etmedi. Halifeliği zamanında tutucu güçlerin simgesi hâline geldi. Kendisinin devlet başkanlığına getirilmesini uygun görenler de vardı. Cumhuriyet’in 29 Ekim 1923’te ilânından sonra 3 Mart 1924’te kabul edilen bir kanunla halifelik kaldırılması ve Osmanlı soyundan olanların yurt dışına çıkarılmaları sonrası yakınlarıyla birlikte Paris’e yerleşti ve orada öldü. Naaşının Türkiye’ye nakledilmesi çabaları sonuçsuz kalınca, 1954’te Medine’ye götürülerek Harem-i Şerif’e defnedildi. Güzel sanatlara ve resme meraklı olduğundan 1909’da kurulan Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’nin fahrî başkanlığını yaptı; cemiyetin çıkardığı gazetenin düzenli yayımlanması için malî destek sağladı. İlk resim öğrenimini, saraya davet edilen yabancı ressamlardan aldı. Akademik-Gerçekçi üsluba bağlı kaldı. Portre ressamı olarak tanındı. Natürmort çalıştı. “Atlar”, “At ve Köpek” adlı yapıtlarında hayvan figürlerine yer verdi. 1918’de Viyana ve Berlin sergilerine dört yapıtıyla katıldı. Enver Paşa’nın isteğiyle kurulan “Şişli Atölyesi” ile ilgilendi. 1920’den sonra “İzlenimci” denebilecek bir teknik geliştirdi. Eserleri, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde, Dolmabahçe Sarayı Resim Koleksiyonu’nda ve özel koleksiyonlardadır.